Saç, eski çağlardan bu yana insanların sağlık, güç ve çekicilik ile bağdaştırdığı aksesuarlardan birisidir. Aslında soğuktan ve güneşten koruması dışında pek pratik faydası olmasa da günümüze kadar kozmetik anlamda önemini korumuştur. Erkek ve kadınların genetik olarak güçlü bireyleri seçtiği gerçeğini göz önünde bulundurursak sağlıklı bireylerin sık saçlı olduğu algısı kişi için yaşamın temelinde olan cinsellik olgusunu yakından ilgilendirir.
Öyle ki saç dökülmesi sonrası kişiler bazı psikolojik problemler yaşayabilir. Elbette dolaylı olarak başka problemlere yol açabilecek olsa da karşılaşılacak başlıca problemler: Düşük benlik algısı, sosyal fobi, depresyon, öz değerde azalma olarak sıralanabilir.
Saç Kaybı Nedir?
Standart bir insanda günlük olarak 50 ila 100 saç teli kaybı normal sayılır. Ancak bu sayının üstündeki dökülmeler özellikle uzun dönemler devam ediyorsa muhtemelen saç kaybı yaşayacağınızı gösteriyor demektir. Peki saç dökülmesi neden olur? Bu durum bazı farklı nedenlerden kaynaklanabilir. Genellikle rastlanan vakalar genetik kökenlidir. Başlı başına bir neden olmaksızın belirli dönemlerde artmak suretiyle saçlarınız sürekli dökülür. Bu, “Androgenik Alopesi” yaygın olarak bilinen adıyla ise erkek tipi saç dökülmesi olarak bilinir. İsmi her ne kadar erkek tipi dökülme olsa da kadınlarda da azımsanamayacak kadar çok görülür. Saçın genellikle (farklı dökülme biçimleri olabilir) ön bölgeden geriye doğru seyrekleşmesi ile açılması durumu ile karakterize edilir. Nihayetinde bölgesel olarak azalmış, incelmiş saçlar pek de estetik bir sonuç doğurmaz.
Genetik olması yanında saçlarınızı stres, yetersiz beslenme, kanser tedavileri vb. nedenler ile de kaybediyor olabilirsiniz. En büyük nedeni her ne kadar Androgenik Alopesi olsa da diğer etmenler de oldukça önemlidir. Ancak bu durumlarda saç kayıpları çoğu zaman geçicidir.
Örneğin sağlıksız beslenme saç kaybına neden olabilir ancak diyetinize ekleyeceğiniz B vitaminleri ve sağlıklı yağlar genellikle saçlar için olumlu sonuçlar getirir. Bunun yanında bakım rutininize saç bakımını eklemek de çoğu zaman yeterli olacaktır.
Saç Kaybı Yaşayan Kadınlar Kendisini Çekici Hissetmiyor
Saçın sağlıklı olmaya işaret ettiğini daha önce de söylemiştik. Durum bu olduğunda diğer kozmetik unsurlar için bir tamamlayıcı niteliğinde olan saçın eksikliği kadınların ve erkeklerin oldukça kötü hissetmesine neden olabiliyor. Genellikle istenilen şekilde giyinmeye engel teşkil etmesi ve diğerlerinden aşağı olma hissi ile başa çıkamayan kadınlar kendilerini çekici ve sesi olmaktan uzak görüyor.
1436 kadın üzerinde yapılan bir araştırma 45 yaş altı kadınların hastanelerin ve özel kliniklerin dermatoloji bölümü için yaptıkları başvurularda, saç ve saçlı deri hastalıkları için, 45 yaş altı kadınların 77’sinde ve 45 yaş üstü kadınların da 16 tanesinin diğer saç ve deri hastalıklarını da taşımak şartıyla Androgenik Alopesi tanısının olduğu açıklanıyor. Azımsanamayacak kadar çok vaka olduğunu düşünürsek bu durumun psikolojik etkileri de oldukça yaygın.
Saç Kaybı Sosyal İlişkileri de Etkiliyor
Kişilerin kozmetik unsurlarının en başında gelen saçın seyrekliğine verdiği tepkiler genelde alışmaya yönelik olsa da erken zamanlarında bu durum oldukça güç karşılanabiliyor. Olunan yaşta görünmeme, diğerlerinden eksik olma duygusu ve kaygı derecesi değişmek üzere depresyona yol açabiliyor.
Özellikle depresif duygu durumu içerisinde yaşanılan kaygı ve umutsuzluk saç kaybını arttırabiliyor ve bu durum da kendisini daha fazla stres olmak üzere gösteriyor. Bu kısır döngü içerisinde saç kaybından muzdarip kişi kendisini sosyal dünyadan soyutlayabiliyor. Daha az arkadaş edinme isteği, daha fazla yalnızlık ve kişisel bakımdan uzaklaşma doğrudan bireyin sosyal dünyasını etkiliyor ve bu durum da yeni bir kısır döngü yaratıyor. Üstelik saç kaybının önemli ölçüde özgüven eksikliğine yol açması da kişiyi dış dünyadan uzaklaştırabiliyor.
Saç Ekimi Problemin Çözümü Olabilir
Aslında hiçbir fiziksel eksikliğin ya da rahatsızlığın göstergesi olmasa da insanlar bu durumdan etkilenebiliyor ve doğal olarak psikolojik veya sosyal problem ve güçlükler yaşayabiliyor. Her ne kadar önemli olmadığı söylense ve bu doğru olsa da kişi, daha fazla özgüven kazanmak ve rutin hayatına dönmek için saç ekimine başvurabilir.
Saç Ekimi Öncesinde Nelere Dikkat Etmeli?
Kelleşmenin ilk evresinde olarak alın çizgisi geriler ve orta bölgede açılma meydana gelir. Bu aşamadan sonra saçlar, şakaklardan tepe bölgesine kadar dökülmeye başlar. Bazı durumlarda tüm saç bölgesindeki saç kökleri canlılığını kaybedebilir. İşte bu tür durumlarda, dökülme çok ilerlemeden hılzıca çözüm yolları aranmalıdır. Doğru bir saç ekim kliniği ve doktorunuzun da tavsiye edeceği ilaç ve vitamin destekleri sorunun hızlı çözülmesini sağlar.
Günümüzde acısız ve zahmetsiz bir şekilde çoğunlukla bir ya da iki seansta bitmek üzere yapılan saç ekim operasyonları, daha sonradan dökülmeyen sağlıklı saçlar için en etkili yöntemdir. Ense bölgesi başta olmak üzere diğer donör bölgelerden de alınabilen greftler mikro kalemler ile dökülmüş bölgeye transfer edilebilir ve bu sayede saç kaybı önlenir. Saç ekimi fiyatları İstanbul’da her ne kadar değişiklik gösterse de genelde bir miktar birikimi olan kişilerin yaptırabileceği seviyelerdedir.