Birçoğumuz oldukça yoğun ve stresli bir koşuşturma içinde yaşıyoruz ve bu durum üreme hücrelerini, yumurta ve sperm kalitesini etkiliyor. Stresli yaşam, yoğun çalışma, yetersiz beslenme ve GDO’lu gıdalar bu yıllarda yumurta ve sperm kalitesini olumsuz etkiler ve ciddi sorunlara neden olurEvli veya bekar 30 yaş ve sonrası tüm kadınların genel sağlık kontrolü ve üreme sağlığı için genel yumurtlama potansiyeli, yumurtalık rezervi ve doğurganlık indekslerinin bilinmesi genel sağlık kontrolü ve üreme sağlığı açısından çok önemlidir. İşte detaylar…
YUMURTALARI DONDURARAK HAMİLE KALMAK
Son yasal düzenlemeler ile yaşı ilerlemiş ve yumurtalık rezervi azalmış vakalarda yumurta dondurma işlemi yapılabilmektedir. Bu işlem ile ilerleyen dönemde yumurtaların azalması veya bitmesi nedeniyle anne olma şansının kaybedilmemesi hedeflenir. İşlemin uygun periyotta planlanması ve o dönemin yumurtalarının uyarılması ve prosesel ellerde yüksek doz ilaç kullanılmadan, hasta dostu protokollerle yan etkisi olmadan donmaya hazırlanması önemlidir. Yumurta dondurma işleminde ağrı hissedilmeden düşük doz anestezi uygulanır. Tek hastalara özel uygulamalar herhangi bir sorun yaşanmayacak şekilde uygulanabilir. Bu işlemin güvenilir, büyük hastanelerde yapılması hastanın sonraki süreçte sorun yaşamaması için önemlidir.
GENETİK VE ÇEVRESEL FAKTÖRLER ROL OYNAR
Genetik faktörler ve çevresel faktörler de doğurganlık potansiyelinin ve/veya yumurtalık rezervinin belirlenmesinde önemlidir. Ancak esas olarak genetik yapı yumurtalık rezervinin belirlenmesinde ciddi bir öneme sahiptir. Ayrıca yumurtalık rezervi zamanla yaşam koşulları, beslenme, stres, çevresel toksik maddelerden ciddi şekilde etkilenebilir ancak bazı genetik faktörler vardır ki ne yapılırsa yapılsın tedavi edilemez. Bu tür durumlar ancak bir kadının tüp bebek teknolojilerini uygulaması, yumurtalarının toplanması, işlenmesi ve laboratuvarda adım adım analiz edilmesi ile anlaşılabilir ancak bu tür sorunlar çok yüksek oranda görülmemektedir. Genetik faktör denilince sadece kan testlerinden bakılan kromozom analizi kastedilmemektedir. ve birçok çevresel faktör yumurta ve sperm kalitesinin belirlenmesinde etkilidir. Yumurta ve sperm kalitesi sadece kromozom analizine bakarak anlaşılamaz. Ayrıca hormonal dengesizlikler ve yumurtlama sorunları adet düzensizliklerine neden olabilir. Bu tür durumlar doğurganlık potansiyeli ve yumurtalık rezervi açısından da değerlendirilmelidir.
DENGELİ BESLENME DOĞURGANLIĞI OLUMLU ETKİLER
Akdeniz ve Ege mutfaklarının en doğru beslenme şekli olduğunu ve yumurta rezervlerini olumlu yönde etkilediğini birçok araştırma kanıtlıyor. Hamur işleri ve yağlı yiyeceklerden mümkün olduğunca kaçınmak önemlidir. Ayrıca trans yağ içeren besinlerin doğurganlığı olumsuz etkilediği ve kızartılmış besinlerde yüksek oranda trans yağ bulunduğu görülmektedir. Protein açısından zengin bir diyet doğurganlık potansiyeli için önemlidir. organik beslenen etler proteinin yanı sıra vitamin ve demir açısından da zengindir ve yeşil yapraklı sebzeler, koyu renkli meyveler ve sebzeler antioksidanlar açısından zengindir. Ayrıca aşırı çay, kahve ve gazlı içeceklerin doğurganlığı olumsuz etkilediği için tüketiminden kaçınılmalıdır. İyi bir yumurta rezervi ve doğurganlık potansiyeli için sağlıklı beslenmek, stres faktörlerini en aza indirmek, toksik maddeleri uzaklaştırmak, sigarayı bırakmak ve alkolü bırakmak çok önemlidir. Ek olarak, Yumurta ve sperm kalitesi için genetiğin çok önemli olduğunu unutmayınız. Bekar veya evli, çocuklu veya çocuksuz fark etmez, düzenli kontroller yaptırmak sağlıklı yaşam ve gelecek için çok önemlidir.