Anlamı en çok merak edilen kelimelerden olan Mandacı zihniyet, sosyal hayatın için çok defa duyuluyor ve ne anlama geldiği araştırılıyor. Peki, Mandacı zihniyet ne demek? Mandacı zihniyet anlamı ne? İşte, Mandacı zihniyet kelimesin anlamı!
MANDACI ZİHNİYET NE DEMEK?
Manda (Fransızca: Mandat, İngilizce: Mandate), I. Dünya Savaşı’ndan sonra bazı az gelişmiş kabul edilen ülkeleri, kendi kendilerini yönetecek bir düzeye eriştirip, bağımsızlığa kavuşturuncaya kadar Milletler Cemiyeti adına yönetmek için bazı büyük devletlere verilen yetkidir. Geleneksel sömürgeciliği tasfiye etmeye yönelik bir proje olarak düşünülmüş, ancak uygulamada geleneksel sömürgeciliğe benzer sonuçlar doğurmuştur. Fransızca olan manda sözcüğünün kelime anlamı “yetki, görev” demektir.
“Mandacı” Görüşler
Savaştan yenik ve güçsüz çıkan Osmanlı Devleti’nde İngiliz veya Amerikan “müzahereti” (yardım, kolaylık gösterme) konusu 1918 Kasımından itibaren yoğun olarak tartışıldı; 1919 Mayıs veya Haziran’ından itibaren “manda” sözcüğü popülerlik kazandı. Eylül 1919’dan sonra konu gündemden düştü.
Türkiye’nin toprak bütünlüğünü koruması ve ekonomik kalkınmasını sağlaması için Amerikan yardımı düşüncesi, savaştan sonra Türk aydınlarının önemli bir bölümünce desteklendi. Bu görüş özellikle feshedilen İttihat ve Terakki Partisine yakın, milliyetçi ve reformist kanatta taraftar buldu. Halide Edip, Rauf Bey, Kara Vasıf, Yunus Nadi (Abalıoğlu) gibi, daha sonra Milli Mücadele‘nin düşünsel ve örgütsel önderleri arasında yer alacak olan kişiler, İngiliz ve Fransız emperyal “emellerine” karşı, Amerikan yandaşı bir tutumu benimsediler. Kasım-Aralık 1918’de Mustafa Kemal’in ortağı ve başyazarı olduğu Minber gazetesi de Amerikan “müzaheretini” savunanlar arasındaydı.