Dünya Kupası’nda gösterdiği performansla dikkatleri çeken Uruguay aynı zamanda vatandaşların da merak konusu oluyor. Uruguay hakkında araştırmalar yapanlar Uruguay Hristiyan mı, Uruguay Müslüman mı gibi konuları araştırdı. Peki, Uruguay dini ne, Uruguaylılar hangi din?
Uruguay Dünya Kupası’nda attığı gollerle ve aldığı puanlarla ilgi odağı olurken aynı zamanda kültürel yapısı ile de merak konusu oldu. Uruguay hakkında Uruguay Hristiyan mı, Uruguay Müslüman mı? Uruguay dini ne, Uruguaylılar hangi din gibi konular araştırıldı.
URUGUAY HRİSTİYAN MI, MÜSLÜMAN MI?
Resmi Adı | Uruguay Doğu Cumhuriyeti |
Yönetim Biçimi | Başkanlık tipi demokrasi |
Bağımsızlık Tarihi | 25 Ağustos 1825 (Brezilya’dan) |
Başkent | Montevideo (1,4 milyon) |
Yüzölçümü | 176.215 km2 |
Nüfusu | 3,5 milyon (2018) |
Nüfusun Etnik Dağılımı | %87,7 Avrupa asıllı beyazlar, %4,6 Afrika asıllılar, %2,4 yerli, %5,3 diğer |
İklimi | Ülke genelinde ılıman iklim hâkimdir. |
Coğrafi Konumu | Güney Amerika kıtasının güneyinde yer alan Uruguay, karadan Arjantin ve Brezilya ile çevrilidir; doğu ve güneyden ise Atlas Okyanusu’na kıyısı bulunmaktadır. |
Komşuları | Brezilya (1.050 km), Arjantin (541 km), kıyı şeridi (660 km) |
Dil | İspanyolca |
Din | %58 Hristiyan, %41 ateist, %1 diğer |
Ortalama Yaşam Süresi | 77,6 yıl (2018) |
Okuma-Yazma Oranı | %98,6 (2017) |
Para Birimi | Uruguay Pesosu |
Millî Gelir | 60,180 milyar dolar (2018 IMF) |
Kişi Başı Ortalama Milli Gelir | 17.165 dolar (2018 IMF) |
İşsizlik Oranı | %7,6 (2017) |
Enflasyon Oranı | %6,2 (2017) |
Reel Büyüme Hızı | %2,7 (2017) |
Yoksulluk Oranı | %9,7 (2015) |
İhracat Ürünleri | Dondurulmuş sığır eti, soya fasulyesi, ağaç, pirinç, süt ve süt ürünleri, canlı büyükbaş hayvan, elektrik enerjisi, malt. |
İthalat Ürünleri | Petrol yağları, binek otomobil, telefon cihazları, ham petrol, motorlu taşıt, tıbbi ve zirai ilaç, kara yolları taşıtları için yedek parça, domuz eti, kimyasal gübre |
Başlıca Ticaret Ortakları | Çin, Brezilya, ABD, Arjantin, Almanya, Hollanda, Meksika, Türkiye. |
Ülke Tarihi
Uruguay topraklarındaki bilinen ilk insan yerleşimlerinin izleri, MÖ 10.000’li yıllara kadar gitmekte ve Brezilya coğrafyasındaki kültürlerin izlerini yansıtmaktadır. Bölgenin bilinen ilk yerli halkları MÖ 2.000’li yıllarda buraya yerleşmiş olan Charrualar ve Guaranilerdir. Ancak yerli halklar ve onlara ait kültürel miras, Avrupa sömürgeciliği sonrasında bugün büyük oranda ortadan kaldırılmış durumdadır.
Uruguay bölgesi 16. yüzyıldan itibaren Portekiz sömürgesi Brezilya ile İspanya İmparatorluğu’nun Güney Amerika’daki sömürgeleri arasında bir tampon bölge olmuştur. Uruguay’a ilk kolonyal müdahaleler, 1516’da bölgeye gelen İspanyol sömürgeci Juan Diaz de Solis ile başlamış, Portekizli meşhur sömürgeci Ferdinand Magellan da 1520’de Uruguay’a gelmiştir. Bununla birlikte bölgedeki ilk kalıcı koloni 1624 yılında İspanyol Cizvitler tarafından kurulmuştur. Uzun süre İspanya hâkimiyeti altında kalan Uruguay, 19. yüzyılın başlarında (1806-1807) İngilizler tarafından işgal edilmişse de İspanya ve İngiltere’nin Napolyon yönetimindeki Fransa’ya karşı birleşmesi üzerine bu işgal uzun süreli olmamıştır. Bu süreçte kıtanın genelinde başlayan bağımsızlık hareketleri İspanya ve Portekiz sömürgeciliğine karşı kıtada Brezilya ve Arjantin gibi bölgeleri öne çıkarmış ve yüzyılın ilk çeyreğinde pek çok kıta devleti art arda bağımsızlığını ilan etmiştir. Nitekim Uruguay da 25 Ağustos 1825 tarihinde bağımsızlığını ilan etmiş, Arjantin ve Brezilya kendi aralarında bir tampon bölge olarak Uruguay’ın bağımsızlığını 27 Ağustos 1828’de imzalanan Montevideo Anlaşması ile tanımışlardır. Bağımsızlık ilanının ardından hazırlanan yeni anayasa 1830 yılında yürürlüğe girmiştir.
Bağımsızlığı takip eden yıllar 19. yüzyıl boyunca savaşlar, iç savaşlar, askerî çatışmalar ve siyasi kaoslarla geçmiştir. 1843’te Arjantin, 1845’te Fransa ve İngiltere, 1851’de Brezilya müdahaleleri gerçekleşmiş, bu süreçte yaşanan askerî darbelerde dış müdahaleler de rol oynamıştır. 1865’te Arjantin ve Brezilya ile birlikte Paraguay’a karşı savaşa girilmiş, 1875-1890 yılları arasındaysa ülkeyi askerî idare yönetmiştir. Bunların dışında da süreç boyunca darbe ve darbe girişimi, savaş düzeyinde çatışmalar ve dış müdahaleler gerçekleşmiştir.
20. yüzyılın ilk yarısında siyasal iktidar görece daha istikrarlı bir yapıda devam etmişse de ülke 2. Dünya Savaşı’nda tarafsız kalmaya çalışmıştır. Refah seviyesinin düşüklüğü ve ekonomik sıkıntılar büyük halk hareketlerini tetiklemiştir. 1960’larda ortaya çıkan Tupamaros adlı silahlı örgüt, hükümeti devirmeyi hedeflemiştir. Ülkedeki kaos ortamının iyice derinleşmesi üzerine 1968’de Cumhurbaşkanı Jorge Pacheco olağanüstü hâl ilan etmiş, 1972’de tüm sivil haklar askıya alınmıştır. 1973-1985 yılları arasında 12 sene devam eden askerî rejim boyunca binlerce insan gözaltında iken işkence görmüş, hayatını kaybetmiş ya da ortadan kaybolmuştur.
1984 yılında ülkede yeniden demokratik rejime dönülmesine karar verilmiş ve gerçekleştirilen seçimleri kazanan Julio Maria Sanguinetti, 1985-1990 yılları arasında devlet başkanı olarak görev yapmıştır. Bu dönemde ekonomi ve demokratikleşme alanındaki reformlar hayata geçirilmeye başlanmıştır. 1996’da anayasa değişikliği gerçekleştirilmiş ve 1999’da yeni sistemde ilk seçimler yapılmıştır. 2000’li yıllardan itibaren ülke ekonomik açıdan olumlu bir döneme girmiş, bununla birlikte, özellikle 2010-2015 yılları arasında görev yapan ve askerî yönetim döneminde yaklaşık 15 yıl hapis yatmış, silahlı Tupamaros örgütünün eski liderlerinden olan Jose Musica döneminde kürtaj, eşcinsel evlilik ve esrar yasallaştırılmıştır.